Ramazan bayramının bitmesinin ardından 1 aylık tutulan oruç, artık bünyede belirli bir alışkanlık sağlamış olup, beslenme alışkanlıklarınızı ciddi anlamda değiştirmiştir. Mide ve vücut bu alışkanlıkları zamanla benimser ve bünye bu alışkanlıklara
Son yıllarda kadınların zayıflamak için başvurduğu milyonlarda çözümün içinden en çok işe yarayanların başında gelen yeşil çay ile zayıflama ‘yla bugün karşınızdayız. Yeşil çayın mucizevi faydaları zayıflama konusundaki etkisi gözle görülür şekilde fazla.
Bu sağlıklı çayın geçmişten günümüze uzanan hikayesini duyunca ise şaşıracak hatta saygı duyacaksınız diye düşünüyorum. Hikayeye göre, yeşil çay bitkisinin bir yaprağı o dönemin Çin İmparatorunun önünde kaynamakta olan kazana düşer ve Çin Hükümdarının bu çayın tadına bakmasından sonra bu çay yaklaşık 5000 yıldır yani günümüze kadar popülerliğini korur ve tüm dünyada bir fenomen olma yolunda emin adımlarla ilerler.
Yeşil çay ile zayıflama ‘nın yanı sıra yeşil çayın kolestrolden diş sağlığına, tansiyondan şeker hastalığına, ve daha önemlisi kanserin yayılması veya tamamen önlenmesi üzerine çalışmaların da devam ettiğini varsayarsak, faydaları sayılamayacak birçok alanda tedavi ve rahatlama çayı olarak ayrıca kullanıldığını biliyoruz.
Yeşil çayın bu yazımızdaki yeri ise hanımların dikkatini en çok çekecek konu olan zayıflama olduğunu belirtmeliyiz. Yağ yakımında inanılmaz etkileri gözlenen yeşil çay, her zaman açık olan iştahlarımızı bastırırken vücudumuzda depolanan fazla yağları yakar ve vücudun ihtiyaç duyduğu tüm mineralleri tedarik eder.
Zayıflama kürü, yeşil çay dedik, tarihini anlattık ama hala tarifi vermedik dediğinizi duyar gibiyiz. Gelelim şimdi bu mucizevi çayın içinde bulunduğu kürün içeriği ve nasıl yapıldığına;
İçindekiler:
Nasıl Yapılır?
Yeşil çay ile zayıflama : Kaynamakta olan 1 litre suyumuzun içine 4 tatlı yeşil çayımızı atıp 10-15 dakika kadar demlenmeye bırakıyoruz. Demleme işleminden sonra limonumuzu sıkarak kabukları ile birlikte çayımızın içine atıyoruz. Kabukları ile dedik çünkü kabukların burada üstlendikleri çok önemli bir misyon var. Buradan sonra ise mineral deposu olan maden suyumuzu da ekleyerek tüm bileşenleri bir araya getirmiş ve çayımızı hazır etmiş bulunuyoruz. Buradan sonrası ise düzeni bozmadan oda sıcaklığında beklettiğimiz yeşil çayımızı öğün aralarında tüketiyoruz. Eğer bu vermiş olduğumuz tarifi her gün uygularsanız fazlalıklarınızdan kurtulduğunuzu göreceksiniz.
Son olarak, günde 2 bardak yeşil çay tüketmenin akciğer kanserine yakalanma riskini %18 oranında azalttığını belirtir, iyi zayıflamalar dileriz.
Cildimiz, vücudumuzun ve yüzümüzün en önemli parçalarından biridir. Zaman zaman daha güzel görünmek için makyaj yapıp cildimizin hava almasına engel olabiliriz. Burada ki en önemli kural, makyajımızı sağlıklı bir şekilde yapıp, sağlıklı bir şekilde temizlemektir.
Yıllar geçtikçe moda ve yıllara göre değişimi ni hızla fark edebiliyoruz. 1907 yılında uzun ve salkım elbiselerle moda akımı başlarken 10 yıl sonra elbise modellerinde parçalanmalar ve çeşitli desenlerin girdiği gözlemlenmektedir. Lüks moda başlangıcı genellikle belden kabarık elbiselerle başladı. Zamanla kabarıklığın inceldiği elbise modellerinde tül ve dantel detayları ortaya çıkmıştır.1920 ‘li yıllarda moda ve yıllara göre değişimi biraz daha sporbir hal aldı. Ekoseli kumaşlar, spor kare küçük / büyük çizgiler belirginleşti. Elbise ve etek boylarının genellikle diz altı midi elbiseler olduğu çalışmalarda belirtilmiştir.
1930’lu yıllarda vatka modası son derece popüler olmaya başladı. Kadın erkek herkes de geniş omuzlu görünüm sevdası tüm güncel modayı ve tasarımcıları etkiledi. Özellikle ceket ve montlara dikilen iri vatkalar kadınların daha ince görünmesine erkeklerin de daha sportmen görünmesini sağladı. Bu moda akım uzun bir süre devam etti.
1940’lar da moda ve yıllara göre değişimi belden kuşaklı modellerle devam etti. Kurdele ya da düğüm detayları kadın ve erkeklerin bel kesimlerinde yer alırken, kurdele detayları kadınların şapka ve eldivenlerini de süslemeye devam etti.
1950’ler de geniş omuz modası biraz daha gündemini yitirdi ve kadınlarda omuz dekolteleri ön plana çıktı. Omuz görüntüsünün hoşluğunu seven kadınlar spora bu dönemde önem vermeye başladılar.Geniş yatay ve kayık yakaları bu dönemde sıklıla gördüğümüzden bahsedebiliriz. Açık ve kayık yakaları çiçek desenli kolyeler ya da flarlar süsledi. Şapka kullanımını bu dönemde sıklıkla göremiyoruz. Bu dönemde kısa saç modası yaygınlaştığı için kadınlar saç kesimine ve kahküllere önem vermeye başladı. Kabarık ve kısa eteklerin de 1960’lar da gençlik trendleri arasında olması ve neşeli danslarda bu tarz kıyafetlerin kullanılması dikkat çekti.
1970’li yıllarda ispanyol paça modadaki yerini aldı ve saçlarda dalgalı modeller ön plana çıkmaya başladı. Yaklaşık olarak 17 yıl hükümdarlığını süren ispanyol paça modası hem erkek hem de kadınların vazgeçilmez parçalarından biri oldu. Kadınlarda kabarık kloş eteklerin kullanımı ve aynı modele ve desene uygun saç bandanaları sık sık tercih edilen kombinlerdendir. Greece müzikleri ve filminde bu ruhu rahatlıkla hissedebilirsiniz. 1980’lere kadar devam eden bu tarz fosforlu ve cırtlak renklerin spor modasına da girmesiyle devam etti. Cart pembe ve turuncu kadın kıyafetlerinde yer alırken açık yeşil ve cart yeşil & sarı tonları da erkek modasında yerini almaya başladı.
1990‘lı yıllara geldiğimizde kadınlarda ön plana çıkan kıyafetlerin bol, geniş ve salaş kesim olduğunu görüyoruz. İspanyol paça modası bu dönemde neredeyse tamamen etkisini yitirmeye başladı. Kabarık ve permalı saçları röfleler süsledi. Geniş bel kesimli pantolonlarda vücut hatları çok fazla belirgin değildi fakat vatka kullanımı bu dönemde tekrardan kullanılmaya başladı. Üzülerek söylüyoruz ki bu dönem kadınların en kilolu ve olduğundan şişman göründüğü bir dönemdir. 1990 dönemi genç anneleri lütfen bizlere küsmesin , bu onlarında suçu değil. 🙂 Modaya yön veren tasarımcıların suçu. 🙂
1990‘ların moda ve tarzı yaklaşık bir on yıl kadar devam etti ve 2000’lere milenyum (mllienium) çağı denerek biraz daha farklı bir giriş yapıldı. Bu dönemlerde uzaylılar ve metalik grinin etkisinde biraz fazla kalındığını düşünüyoruz. 🙂 Yarasa kol kıyafetler net ve düzgün olmayan kesimde pantolonlar ve ceketler yer almaya başladı. Moda ve yıllara göre değişimi ni baz alırsak biraz daha farklı tasarımlar ortaya çıktığını görüyoruz. Bu dönemde mini elbiseler oldukça trend olurken. Üst alt takım olan aynı kıyafetler (desen ve kumaş) hit parçalar olarak yerini aldı.
2010’lara geldiğimizde kapri modası başladı. Özellikle kot kapri ve beyaz kapriler kadın ve erkeklerin trendleri arasında yer aldı.
Günümüze kadar gelen kapri modası şuanda biraz daha değiştirilmiş versiyonlarla kullanılmaya devam etmekte.
2010 ve sonrası modası için sizlere daha özel ve detaylı bir yazı hazırladık. 2000ler sonrası moda ve yıllara göre değişimi ni diğer makalelerimizden takip edebilirsiniz.
Güncel gelişmeler için bizi takipte kalın.
Moda la ST
Facebook: modalast
Instagram: @modala_st
Moda ve yıllara göre değişimi örnek tablo :
